26 Mart 2015 Perşembe

Kitap Okumak

   

     Kağıdın , dokusunun , kokusunun olmadığı, iyi kitapların yazılmadığı, seni içine çeken satırların olmadığı bir dünya hayal dahi edemiyorum . İnternet çağında her bilgiye , her kitaba , her yazıya saniyesinde ulaşmamıza rağmen ben o kağıda dokunmadan yapamayanlardanım.
  Okuma becerisini kazandığın o müthiş günlerden beri okuyorum . Hep okudum .
     Hiç bir zaman çalışkan bir öğrenci olmadım , ödevlerini zamanında yapanda , ama hep kitap okuyan oldum .
 Okumayı bu kadar sevmemde ki en büyük etken annem . 4 - 5 yaşlarındayken bana 'çalışkan karınca ' kitabını almıştı. Gözleri oynayan ve harika renklendirilmiş resimleri olan kitabı tek kelime okuma bilmememe rağmen yanımda her yere taşıdım ,  halen benimle kitabım ...
Hayatımın her döneminde okumam için teşvik etti , bana bir süre zorla   J. Larousse okutmuşluğu bile var.
  Ama en çok onu hep okurken gördüğüm için sevdim okumayı ,sorduğum her soruya kibarcık kibarcık cevap verdiği için, bu kadar çok şeyi sadece kitaplardan öğrenebileceğini düşündüğüm içinde kitapları sevdim .
  Dönem dönem çok hızlı gitse de bazen sekteye uğruyor okuma hızı ne yazık ki :( Bu zamanım yok , Buse var , o var bu var diye değil (kitap okumamanın hiç bahanesi yok çünkü) sadece bazı kitaplarda çok fazla oyalandığımdan . Okumaya başladığım kitabı çok çok sıkıcı olsa da bırakamama gibi lanet bir huyum var . Sıkıntıdan patlıyorum . Olay örgüsünü kaçırıyorum , kim kimdir toparlayamıyorum  en kötüsü de günde bu nedenlerden ötürü sadece 2- 3 syfa okuyorum ama yine de bırakamıyorum . İlla bitecek , hayır yani tamamen koptuğun bir kitabı bitirsen ne olacaksa ...
 
 
 Mesela Ali Smith 'in Gibi kitabı... Allah'ım o ne ızdıraptı. D&R'ın 5 tl günlerinde önce kapak tasarımına sonra kısacık konusuna vurularak aldım . Ama ne kapak gibi naif bir kitap  ne de ufacık tanıtıcı yazısında yazıldığı gibi. Bana anlatılan konu, Amy öğretim görevlisi ve okuma yetisini kaybediyor ( hayal ile edemiyorum bu durumu  ) sonra hatı tamamen değişiyor ve 7 yaşında ki kızı Kate  ile zor bir hayat sürerek bu çıkmazdan çıkmaya çalışıyor. Konu bence muhteşem , farklı . Ama kitap öyle değil . İlk 10 sayfa iyi gitti , sonra Amy kim ,Kate'in babası nerede ,  Amy şimdi napıyor , o çalıştığı yer neresiydi ,  ... ya bunlar ne zaman o şehire gitti tekrar , dur şimdi bu kadın kim  derken bütün kitaptan koptum . O kadar kopuk ki her şey , bir anda bambaşka bir olaya atlıyor yazar ya da başka biri çıkıyor ortaya ve kitabın kahramanı o olmaya başlıyor. Son sayfayı okuduktan sonra kitabı parçalamak istedim . O kadar yani . Ama mezun olduğum üniversiteye bağışlamak daha mantıklı geldi . Aynı ızdırabı başkası da yaşasın :D ( çok sevdiğim yazarlar ve çok benimsediğim kitaplar dışında okuduktan sonra kitaplarımı üniversite kütüphanesine bağışlıyorum )
  Yani çok sıkıcı , çok çok sıkıcı bir kitap okumak isterseniz 'Gibi' tam aradığınız kitap tavsiye ederim...



   Tabii her kitap sıkıcı değil. Çok eğlenceli kitaplarda var . Dünyanın en yetenekli domuzu Toby'in anıları gibi. Evet kendisi geçekten okuma ,yazma öğreniyor, üniversite tahsili görüyor , bu yeteneği sayesinde bir ziyafet sofrasında masayı şenlendiren yemek olmaktan kurtuluyor ve çok büyük bir şöhret elde ediyor, para kazanıyor ( gerçi onun tek serveti üzerinde ki yeleği ama olsun ) .
 Çok sevimli , içten bir anlatımı vardı kitabın . Sanırım en çok üniversite eğitimini aldığı yıllarında ki anılarına güldüm :) Sınav stresi , geç saatlere kadar ders çalışması ...
  Tabi kitapta çok fazla inceden inceye dokundurmalar var. Çok genelinde gülümseyerek okudum .



   Ve bir de aslında sevdiğim ama içini , ruhunu sıkan kitaplar var . 'Suç' bunlara en iyi örnek. Bir ceza avukatının inanılmaz anıları .


  Kitabın hem bitmemesini  istedim hem de bir an önce bitsin ve göremeyeceğim bir yere kaldırayım dedim . Dünyanın her yerinde inanılması güç hayatların yaşandığı , kötülüğün her yerde olduğu gerçeğinin yüzüne tokat gibi çarpığı bir kitaptı.
  Yazar Alman bir ceza avukatı ve anlattığı kısa kısa hikayelerin hepsi gerçek davalarından derleniş . ( hatta kitabı sonra araştırırken okuduğum bir bilgiye göre anlatılanlar çok çok yumuşatılmış ) . Her hikayede çok kötü oldum , üzüldüm ,kızdım hatta küfür ettim ama ikizlerin davası yüreğime dokundu , ben olsam ne yapardım derdim hep ,ruhum kalbim sıkışarak okudum . Tüm kitapta da aynı şeyleri hissettim .
   Ama yazar çok başarılı bir dil kullanmış. Akıcı, heyecanlı bir anlatım var . Evet ruhumu sıksa da kitabı sevdim .



   Bu 3 kitabın bitmesinin üzerinden uzun zaman geçti . Ama bakınca beni kesinlikle en çok 'Suç ' etkiledi.


   Kitapların konusu ya da yazarları hakında uzun uzun bilgi vermedim . Çünkü bu işi çok iyi yapan bir çok kitap blogu var . Benim ki sadece öneri . Yani en sevdiğim arkadaşım 'bu kitabı okusam mı ? ' diye sorduğunda gayet samimi vereceğim cevapları yazdım .
  

 Ve bir de bence kitap okumak kadar güzel bir diğer şey kitabı fotoğraflamak. ...
Paylaş

2 yorum :

  1. Yazdiklarin oyle guzeldi ki, cok mutlulukla okudum. Hele annenle ilgili o anilarin, nasil ozendim. Milan'a ben de boyle ornek olmak, kibarcik kibarcik yanitlar vermek istiyorum :)) Hayatima girdigin ve orda kaldigin icin cok mutluyum. Seni tanimasamda cok ama cok seviyorum ❤️❤️❤️

    YanıtlaSil
  2. Evdebadana var ben sakinlikle blogunu okuyorum bloguna kavtim resmen=)))

    YanıtlaSil