10 Eylül 2014 Çarşamba

Lösev'e hediye



   .
Yazıp yazmamak konusunda kararsız kaldığım ama daha sonra bu fikri kesinlikle paylaşmam gerektiğine emin olduğum bir yazı bu...
  İlk kısacık instagram hesabımda bahsetmiştim ; Buse'nin doğum gününde hediye kabul etmediğimizi onun yerine Lösev 'e bağış yapmak istediğimizi.
 Önce kısacıkta olsa Lösev'den bahsetmek istiyorum;
  Pediatrik Hematolog Dr.Üstün Ezer tarafından kurulmuş bir vakıf, tamamen gönül işi. Meslek aşkı. Çocuk sevgisi.... Dr. Üstün Ezer önünde gerçekten saygıyla eğilinmesi gereken bir insan . 
 Ömrünü insanları hatta çok daha önemlisi lösemili çocukları mutlu etmeye , sağlıklı günlerine kavuşturmaya adamış idealist bir doktor.Dünyada sayısı çok daha fazla olması gereken insanlardan.
  Lösev ; Lösemi  (Lösemi: kan kanseri ) hastası olan çocukların başta sağlık ve eğitim olmak üzere her türlü ihtiyaçlarını karşılayan ,1998 yılında kurulan o günden bu yana dimdik tertemiz bir şekilde ayakta duran , her geçen gün daha da çok büyüyen bir vakıf.

  Ve bu güvenilir vakıfın büyümesi her şeyden önce  gönüllü destekçileri ile olmakta. Yani senin , benim, bizim sayemizde.
 Başımızın ağrısına bile tahamül edemezken, grip olan çocuğumuza üzülüp hüngür hüngür ağlarken , kuzusu lösemi hastası olan bir annenin acısını, duygularını asla anlayamayız. O minik kuzunun ağrıların hissedemez, içindeki hayallerini , umutlarını bilemeyiz.
   Ama yanlarında olabiliriz.Maddi ya da manevi. Sadece biraz duyarlı olarak , bahanelerin arkasına saklanmadan onları görerek.
 Yardım etmek için fırsatlar yaratmak gerek...
 İşte belki yanlarında olup ama nasıl diyenler için bu yazım. 
Minik kızım Buse'nin geçen ay doğum günü olduğunu ardı arkası kesilmeyen postlarımdan hepiniz öğrendiniz ( görmemişin kızı diyorum başka bişi demiyorum , ama bu son yazı ) .
 İşte biz o partide hediye kabul etmedik. Karı koca ortak aldığımız bir karardı bu.
  Bütün konuklarımızı doğum günümüze davet ederken sıkı sıkı tembih ettik. Hediye kabul etmiyoruz, onun yerine hep beraber Lösev'e bağış yapalım dedik. Partimizde bir kavanoz olacağını ve oraya içlerinden gelen miktarı atmalarını istediğimizi söyledik. 
  'Ben hem hediye alırım hem yardımda bulunurum'u da kesinlikle kabul etmedik. Doğum gününe gelmenin tek şartı hediyesiz gelmekti:) sonrası gönül işi zaten... Ama zaten herkes destek oldu hem fikrimize hem Lösev'e...
 Ben günlerce nasıl olsa dedim. Kavanoz mu olsa , kimse kimseyi görmese ahşap ya da metal bir kutu mu olsa diye... Ama en sonunda cam kavanoza karar verdim. lösev'in sitesini çok fazla kurcaladım.Yapılabilecek bişey var mı diye ? Sitelerinde bunun ile ilgili bir fikir var. Ama orada konuklarından bankaya direk senin adına bağış yapmasını istiyorsun. Min. tuttukları miktar biraz yüksek geldiği için biz doğum günümüzde toplamak istedik bağışı. Herkes bütçesine ve gönlünden kopana göre verebilsin diye. 
     Bahçenin en görünen ve en göze çarpan yerine bir masa hazırladık. Anı defterimizi de aynı masaya koyduk. Bağış kavanozumuz ve Bay Kaz'ımız da yerini aldı.
  Günün en heyecanlı anıydı konuklarımız gittikten sonra kavanozu açmak. Hiç tahmin etmediğimiz bir miktar toplanmıştı. Ama biz miktarı düz hesap yapmak istedik.Hemen dedelerimiz, teyzemiz ,halamız da tekrar katkıda bulundu.


 Halen biraz eksiğimiz vardı. Buse kumbarasını açtı. Babası ve bende son dokunuşları yapınca çok güzel bir miktar toplandı.
  Hiç vakit kaybetmeden parayı yatırdık. Minicik bir gülüşe bile sebep olabilirse toplanan para bundan daha mutluluk veren bi şey olamaz.

  Halen yazıyı yayınlayıp yayınlamamak konusunda kararsızım, yazarken de hep aynı düşünce ile yazdığım için anlatmak istediğimi tam olarak anlatamadım sanırım. Daha kısa olması gereken yazıyı uzattıkça uzattım. Özür dilerim.
  Ama yayınlamak istememin bir diğer sebebi birilerine fikir olsun, bak seninde yapabileceğin bir şey var derken bir yandan da kötü niyetli , vicdansız insanlara fikir verme korkusu :(
 
  Neyse sonuçta ana fikir hepimizin yapabileceği bir şey var. Biz Buse'nin giyeceği yeterince kıyafeti ve oynayacağı bolca oyuncağı (ayakkabı, kova, çırpma teli, ütü vs... ) olduğu için hediye istemedik.
 Zaten altın iplerle işlenmiş bir kıyafet ya da alınacak en değişik oyuncak bile minicik masum bir çocuğun sağlığından , gülen ve umut dolu bakan bakışlarından değerli olamayacağı için en büyük hediyeyi aldık.
 Buse kendi kararlarını alıp ben hediye istiyorum diyene kadar her doğum gününde , her hediyeli etkinliğinde bunu yapmaya devam ediceğiz.
 Bu yazıyı okuduktan sonra aynı fikirde olan , aynı şeyi yapacak bir kişi bile olması beni mutlu eder. Hiç haberim olmayacak olsa da eder . biliyorum.
Çünkü bir kişi bile 'onlarca tuğla koymak 'demek



   Toplu fotoğraf çekmek günün sonunda aklımıza geldiği için çok eksikte olsa bu bağışı hep beraber yaptık. Güzel yürekleri için herkese çok ama çok teşekkürler...
Paylaş

6 yorum :

  1. Çok duygulandım...insan olmak duyarlılık gerektirir, çok insani bir hareket. Bunu da aferinleri almak için yazmadığını çok iyi biliyorum, sabah sabah hem duygulandım hem mutlu oldum...

    YanıtlaSil
  2. Instagramda gördüğümde de tam Serralık bir ince ruh hali demiştim! Yürekten tebrik ediyorum! Harika bir düşünce ve duyarlılık!.Yazmakla çok iyi yaptım tatlım. Seni takip eden güzel blogegrların her biri eminim aynı şeyi yazacak buraya..Öpüyorum. Prensesler 40 gün 40 gece eğlenme hakkına sahiptir. Ben doğum günü kutlamalarıma 3 ay önce başlıyorum ayol .))))

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ahahahaha Sinem çok tatlısın sen ya . Öpüyorum seni kocaman :)

      Sil
  3. Çok güzel bir fikir gerçekten, ben de özel günlerimizde kendi adımıza bağış yapıyorum ancak bebeğim doğduğunda onun özel günlerine başkalarını da dahil etmek çok güzel olacak. Sevgiler :')

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Artık hepimiz her şeye o kadar kolay ulaşabiliyoruz ki. Hergün kendimize ve bebeğimize onlarca şey alıyoruz. Ve her şeye hemen doyuyoruz. Umarım Buse bir gün bunu kendi ister...

      Sil